İstiklal Marşımızdaki sözün kudreti göğe yükselir. Teşbihte hata olmaz, İstiklal Marşımızdaki kelimeler adeta anlam miracına yükselmiştir. Bağımsızlığın ‘Türk’ için en vazgeçilmez olduğunu vurgulayarak başlar İstiklal Marşımız. Adeta iki bin yıllık geçmişin bir canlı, kelimelerden mülhem tablosudur. Okumaya devam et
Ümidin kırıldığı anlar vardır. Fay hatları gibi. Endişeye sevkeden. Fakat böyle durumlarda iradeyi daha da perçinlemek gerekir. Fay hatlarının korkusunu çekmektense önlem almak gibi. Deprem öldürmez, ihmal öldürür düsturunda olduğu gibi.
Önlemler almak ümidi kamçılar. Önlemler almak özgüveni tesis Okumaya devam et
Merhaba Kent Akademisi Okurları!
Şubat sayısıyla yine birlikteyiz. Birbirinden değerli yazarlarımız, özgün eserleriyle yine beyinlerinizde şimşekler çaktıracak.
Söz uçar yazı kalır diye başladık dokumaya ilmik ilmik hayat kiliminin nakışlarını.
* * * * *
Adeta ekonomik çıkar olmaksızın hiç bir şey olmaz diyenlere inat, Türk Kültür ve zenginliğinin, Türk ve Dünya literatüründe hak ettiği yeri alması için, sadece ve sadece insanlık için “bismillah” diyerek başladık. Hayra hizmet için.
Online Bilgi İletişim Ağı’mızın diğer yayın organlarında (sitelerinde) olduğu gibi, “Kent Akademisi” dergimizde de nezahet/incelik ve nefaset’i (beğenilirliği) dikkate aldık. Kültürümüz gereği yayın ilkesi olarak elimizden geldiğince ÖZ TÜRKÇE mizi en iyi şekilde kullanmaya gayret ettik ve etmekteyiz.
Sadece Türkiye’de değil bütün dünyada insanoğlu’nun kentlere akın etmesi ve bu günler itibarıyla insan nüfusunun yarısından fazlasının kentsel alanlarda yaşıyor olması kentlerin ve kentsel değerlerin ne kadar önem taşıdığını ortaya koymaktadır. Bu nedenle sadece Türkiye için değil bütün bir insanlık için kentlerdeki yaşam kalitesinin insani boyutlarda sürdürülebilmesi, artı değerlerin artırılıp eksi dışsallıkların bertarafı / yok edilmesi için bütün bunlara önce ulusal sonra küresel bir gözle bakmayı gerektirmektedir.
Kent akademisinde yer yer çok farklı alanlara kayılabileceği gibi, yazı türleri veya kategorileri olarak içinde “insan” öğesi olan bütün kategorilere yöneldik.
İleride yayın konseptimizde ve/veya yayın politikamızda genel eğilimler harici fazlaca bir değişiklik olmayacaktır. Ne var ki en başta söylememiz gereken husus, kategorilerin yayın yılları ilerledikçe daha çok daralacağı ve gittikçe toplumbilimsel anlamda kent yönetimi ve kent kültürü alanına doğru yöneleceğini söyleyebiliriz.
Daha bu günlerden, dergimizde işlenen konuların akademik bir disiplin içinde olmasına gayret edeceğiz. Pek tabi ki ilerleyen zaman dilimlerinde derginin imkanlar ölçüsünde aylık hakemli bir yayın olmasına gayret edeceğiz.
İlk editör yazımızda sizleri daha fazla sıkmak istemeyiz.
Bu günlerdeki gayretimiz, yarınlarımızın garantisi olacaktır.
Esenlik ve barış dileklerimizle.
“Gurbet nedir bilir mi o menfâya gitmeyen?
Ey gurbet, ey gurubu ufuklarda bitmeyen.”
Gurubu ufuklarda bitmeyen ve gitmeyenlerin algılayamadığı anlayamadığı gurbet. Her insan İslam fıtratı üzerine yaratılır. Asli unsur budur. Bu fıtrattan uzaklaşanlar da gurbete düşmüş olabilirler mi? Belki sürrealist üstad Salvador Dali yaşasaydı sorardık. Metafizik konuların erbabı bir âlim de olurdu bize cevap için karşımızda. Ama ilke olarak Okumaya devam et
En İyi çiğ köfte nasıl yoğrulur? malzeme nasıl seçilmeli? Yanında ne içilmeli? Çigköftenin hamur gibi cıvık ya da tersine sert olması nasıl engellenir? işin ustasından incelikler:
İlk önce, mutlaka kısa kollu elbise giyin. Açık renkli elbise giyiyorsanız, önlük kullanın. Çok terleyen biriyseniz, bandana takın, kurlanmak için asistanınız olsun. Genişçe bir kapta Okumaya devam et