Uğruna nice canların verildiği, adına yanık yanık türküler yakılan surlar arasında ağlayan şehir.
Kendine has kültürü, görsel estetiği ile Diyarbakır…
Bizans’ın son kalesi, İnaloğulları ve Akkoyunlular’a başkentlik etmiş, Dicle kenarında önemli ticaret ve ulaşım yollarının kavşağında kurulmuş, dört büyük sur arasında güneşin doğduğu şehir… Okumaya devam et →
On Aralık tarihi, 1948’den beri “İnsan Hakları Günü” olarak kutlanmakta.
60 yıldır tüm dünyada ‘yalancıktan’ törenler yapılıyor, nutuklar atılıyor ve hatta bir süredir Orhan Pamuk(yan) nam ajan provokatör ile Barak Huseyin Obama gibi savaş ilâhlarına siyaseten edebiyat Okumaya devam et →
Emperyal güç adına yapılan iş, meşrulaştırılamaz, kutsallaştırılamaz.
Bize yaşatılmak ve hazmettirilmek istenen olgu budur. Buraya tekrar döneceğim. Ancak bunu isteyen emperyal gücün Kürt meselesine bakışını anlamak gerekir Okumaya devam et →
Uzun yıllardır tartışılmasına rağmen Türkiye’de ki Kürt sorununun tarifi ve içeriği hakkında görüş birliği sağlanabilmiş değildir. Buna rağmen en çok rastlanan görüşlere göre; “sorun ulus devlet anlayışından ve Kemalizm’in devlet idarisini Okumaya devam et →
Genellikle kişiler üzerine kurgulanmış olay ve olgu çözümlemesinden kaçınırım. Ancak bu konu biraz farklı. Zira dünkü Dünya Barış Günü kapsamındaki konuşmalarında sn. Ahmet Türk’ün daha düne kadar ağzından din diyanet çıkmazken, Okumaya devam et →
Kürt açılımı, malesef, doğrudan Kürtlerin sorununu hedef almamaktadır. Öteden beri devam etmekte olan aşiret sistemi, ağalık ve çelikleşmiş feodal yapı, eski Sovyet Rusya’daki Proleterya Diktatörlüğü’ne kayıtsız şartsız iman etmiş sovyet halkın durumuyla örtüşmekte. Okumaya devam et →
Küreselleşen Kürt Burjuvazisi ve Aristokrasisi Kime Hizmet Ediyor?
Dün reel politikte Kürt açılımının ulusal bazda kazanan ve kaybeden taraflarını dile getirmiştik. Ne var ki, açılımı ortaya koyarken Kürt toplumunun iç dinamiklerine yeterince değinememiştik. Bu konuda iç dinamiklerden Okumaya devam et →
Kürt sorununun bir başka tarafı da Avrupa devletleridir. Avrupa devletlerinden İngiltere’nin, Fransa’nın ve İtalya’nın bu sorunla ilgili kendi özel plan ve hesaplarının olduğu malum… Okumaya devam et →